Barcus

   Gözlerinin maviliği ile herkesi uzaktan izliyordu. Çok saçma saçma davranışları vardı. Bu onu gerçekten sinir etmişti. Yapacağı tek şey sadece oradan ayrılmak olacaktı. İlk aklına geldiği şeyler büyülerdi. Her büyü yaptığında çok mutlu olduğunu biliyordu. Patronus büyüsü bile gerçekten kendisini iyi hissettirmesini sağlıyordu. Ama ilk kez bunu düşünmedi. Havada iki haftadan sonra bir meltem esiyordu. Tek rahat edeceği yer okulun kuzey tarafında bulunan kara göle gitmek istiyordu. En iyisi oydu çünkü ikinci sınıflarda bulunan birisi kara göre girerek kendisini yaralamıştı. Gerçekten orasının karanlık ormanın yanında olmasının bir sebebi olacağını düşünmesi gerekirdi. Ama o zavallı kafalarında zerre kadar mantık olmaması kimsenin suçu değildi. Hiç boşuna sinirlenmeye gerek olmadığını düşündü. Bir başkası için endişelenmeye gerek yoktu. Gölün yanına geldiği zaman meltem daha fazlaydı. karanlık ormanın kötü enerjisini çekmek zorunda olsa da güzelliği yine de vardı. Yatakhanelere dönme zamanına kadar taş sektirdi meltemin sertleşen havasını içine çekti ve biraz gölün yanında duran taşın üzerinde gözünü dinlendirdi. Zaman onun için uzun geçmesi hoşuna çok gidiyordu. 



   Barcus Monarojnaki çok sessiz sakin birisidir ve az cümle kullanmayı uygun görmektedir. Kimseyi yanına kabul etmeyen biri olsa da gerçekten güvenmesini istediği bir kişiyi aramak isteğindedir. Yalnızlığın onu alıp bir yerlere götürmesine her zaman izin vermişti ve bu izini ne zaman verdiyse gerçekten onu rahatlatacak yere gitmeyi başarmıştı. Bu yüzden hisleriyle yaşayan bir kişidir. Ailesini ve 12 yaşından öncesini hatırlayamadığın dan nereden geldiği belli değildir. Hatta adını bile rüyasında gördüğü için kullanmaya başlamıştır. Kendisi sokakta yaşamıştır daha sonra ayaklarıyla okula gelmiş ve profösörler ona yardım etmişlerdir. Ama o zamanları bile zar zor hatırlar. Bir arkadaşı olduğunda onu korumak için canını bile verebileceği gerçek olsa da mantıklı düşünmesi arkadaşının da onsuz kalmasını istemeyeceği gerçeğini bu şekilde kabul eder. Mantıklı düşünceleri genellikle stratejik olarak kullanmayı sever. Fazla güçlü bir bedeni olmamasına rağmen büyükleri bile etkileyecek özel bir zekası vardır. Büyülerde iyi olup diğer derslerde de kendisini önde göstermesi herkesi sinir etmektedir. Ama kendisi yavaş yavaş yalnızlığı kabul etmek istemediği gerçeğine alıştırmaya başlamıştır. Tek istediği resimlerini görmeyi hak edecek birini bulmasıdır.