Son birkaç günün uyumadığı her anını Babasının gerçekten de gelip onu alacağını delicesine ümit ederek geçirmiş olmasına rağmen , David birlikte High Street'te yürürken kendini son derece garip hissediyordu.
'' Asanı hazır tut evlat. '' dedi neşeyle.
'' Ama okul dışında sihir kullanımının yasak olduğunu sanıyordum. ''
'' Bir saldırı olursa , '' dedi Mr.Tennant , '' aklına gelen herhangi bir karşı-büyü ya da karşı-laneti kullanmana izin veriyorum. Öte yandan bence bu gece saldırıya uğrayacağımız şeklinde bir endişeye kapılmana gerek yok. ''
'' Niye ? ''
'' Benimle birliktesin , '' dedi Mr.Tennant sadece. ''Burası uygun Tom. ''
High Street'in sonunda birden durdu.
'' Henüz Cisimlenme sınavını geçmedin , tabii , değil mi ? '' dedi.
'' Hayır , '' dedi David. '' 17 yaşında olmak gerekmiyor mu ? ''
'' Gerekiyor ,'' dedi Mr.Tennant. '' O yüzden koluma sıkı sıkı yapışman gerekecek. Bir mahzuru yoksa sol koluma - fark etmiş olduğun üzere , asa tutan kolum şu anda biraz zayıf. ''
David , Mr.Tennant'nin uzattığı kolunun alt tarafını sıkıca tuttu.
'' Çok güzel , '' dedi Mr.Tennant. '' Evet işte gidiyoruz. ''
Davit , Mr.Tennant'nin kolunun kıvrılarak ondan uzaklaştığını hissetti ve daha sıkı kavradı : sonra birden her şey karardı ; her yönden çok şiddetli bir şekilde üzerine bastırılıyordu ; nefes alamıyordu , göğsünün çevresinde gittikçe sıkılaşan demir çemberler vardı ; göz yuvarları kafasının içine doğru çekiliyordu ; kulak zarları kafatasının derinliklerine doğru itiliyordu ve sonra -
Telaşla nefes alarak ciğerlerini soğuk gece havası ile doldurdu ve şığır şıpır akan gözlerini açtı. Az önce zorla çok dar bir lastik tüpün içinden geçirilmişti sanki.Ancak birkaç saniye sonra High Street'in kaybolmuş olduğunu farketti.O ve Babası şimdi , terk edilmiş bir köy meydanına benzeyen bir yerde duruyorlardı; meydanın ortasında bir anıt ve birkaç bank vardı. Sonra kavrayışı , algılarını yakalayan David , ömründe ilk kez cisimlendiğini fark etti.